Perşembe, Ocak 10, 2013

Bu kis Nisantasi'nda...

New York'tan dondugumden beri hem arkadaslarimla arayi kapatmak hem de merakimi gidermek icin yeni mekanlari gezmeye odaklandim. Iphone'umdaki uzun listenin hepsi bitmedi maalesef ama cogunluga gittim, gordum, denedim. Izlenimlerimi yazmak bugune kismetmis. 

Bugun Nisantasi izlenimlerimi yaziyorum. Devami ilerleyen gunlerde...

La Brise: Asmalimescit'deki yerinden Nisantasi Mim Kemal Oke'ye tasinan La Brise bana cok sicak ve sevimli geldi. Dekorasyonuyla tam bir Fransiz restorani olan mekan, bence Istanbul'daki Fransiz restorani acigini cok guzel kapiyor. Ben denemedim ama baslangiclardan sogan corbasinin cok guzel oldugunu soyledi arkadaslarim. Benim yedigim dana schnitzel de Cafe Wien'i aratmayacak guzellikteydi. Servisi de gayet basarili olan mekana, sirf ortami gormek ve tatli sahibi Esen'le tanismak icin bile gidilir.

Lilu: Eski Cafein'in yerine MarGroup (Hardal, Rigatoni vs.) tarafindan acilan Lilu, ozellikle persembe aksamlari Tracy Kohen'in ev sahipligindeki partilerle adindan soz ettiriyor. Sushilerinin de cok iyi oldugunu duydugum mekanin bence tek sorunu kapali bolumunun cok yer altinda kalmasi. Ama sevenleri isiticilarla disarida takilmayi daha cok seviyorlar zaten.



Corridor: Sali aksamlari eski Turkce sarkilarla cosmaya devam ediyor. Cumartesi ugradigimizda maalesef cok kalabalikti, hele ki elinde montlarla takilmak cok zor. Ama yine de Nisantasi civarinda piyasa yapmadan takilalim diyebileceginiz heralde tek yer.

Atiye Sokak: Eski tas eski hamam. Sanki disaridaki masalar daha da artmis gibi geldi bana, onun disinda kis olmasina ragmen kalabalik da artmis. House Cafe'nin dekorasyonunun degismesi cok guzel olmus, keske insanlar disarida donmayi birakip iceri girseler o kadar sicak ve samimi bir ortam ki. Ozellikle kahvalti ve ogle yemekleri icin House Cafe tercih edilebilir.

Frankie: Sofa Otel'in en ust katinda gectigimiz yaz acilan mekan yemeklerinden cok canli muzik geceleriyle adindan soz ettiriyor. Ozellikle Sezen Aksu'nun sahneye ciktigi geceler cok konusulurken, bu geceleri yakalamak biraz sans isi. Yemekler konusunda dusuk beklentiyle gitmekte fayda var.


Mahalle: Izzet Capa'nin Nisantasi City's in en ust katinda bir mahalle olusturmasiyla ortaya cikan konseptte, alanlarinda en iyiler bir araya getirilmis. Daha oncede bahsettigim gibi, balikcisi, manticisi, dondurmacisi, cicekcisi, kebapcisi, italyan restorani ve hatta bari bile olan Mahalle'de bana kalirsa tek sorun havalandirma ve isiklandirmaydi. Onlar da ilk gunlere nazaran cozulmus. Ozellikle haftasonlari cok kalabalik olan Mahalle'yi haftaici is cikisinda Nisantasi sakinleriyle denemenizi tavsiye ederim

Bunlar disinda Beymen Brasserie, Biber ya da Cento per Cento'da aksamustu ickileri, eller havaya muzik isteyenlere Sess'de Cihan ile persembe partileri, Delicatessen ve Den Cafe'de yenen ogle yemekleri aynen devam...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder